Coinbase vs SEC: Devlerin Savaşında Son Gelişmeler Neler?

Kripto para sektörünün önde gelen borsalarından Coinbase, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu'na (SEC) bir yanıt sunarak kararlı bir adım attı. Bu, borsanın karşı icra davasının reddedilmesi amacıyla yapıldı. 

Coinbase'in öne sürdüğü temel argüman, sunduğu tokenlerin yatırım sözleşmeleri sınıflandırmasına tam olarak girmeyebileceği fikrine odaklanıyor. Sonuç olarak Coinbase, SEC'in düzenleyici erişimini yetkili kapsamının ötesine genişlettiğini iddia ediyor.

Coinbase ile SEC arasındaki bu hukuki çatışma, SEC'in Coinbase'e açtığı davayla başladı. Bu, Binance ile birlikte Haziran ayı başında sunuldu. Ancak Coinbase, davanın geçerliliğine itiraz etmeyi seçti ve Ağustos ayında davanın reddedilmesi için harekete geçti.

Coinbase'in Baş Hukuk Sorumlusu Paul Grewal, konuyla ilgili olarak bu yasal eylemlerin ABD yetkililerin sektörün uyabileceği açık ve anlaşılır düzenlemeler oluşturmaya iteceği konusundaki iyimserliğini dile getirdi diyebiliriz.

Coinbase'in Odak Noktası

Coinbase'in son başvurusunun özü önemli bir endişeyi gündeme getiriyor. Yani, SEC'in düzenleyici kapsamını genişletmesinin kongre tarafından tanımlanan sınırları aşıp aşmadığı noktası bu senaryodaki en önemli kriter. Coinbase'in bakış açısına göre SEC, yatırım sözleşmeleri kavramını yeniden tanımlamak için çaba harcıyor. Bu, bir dereceye kadar, ona geniş bir yelpazedeki yatırım faaliyetleri üzerinde yetki verecektir. Ayrıca, minimum düzeyde dış denetimle düzenleyici sınırlarını oluşturmasına da olanak tanıyacaktır.

Coinbase, sanat eserleri, beyzbol kartları ve kripto para birimleri gibi varlıkların gerçekten de yatırım olarak değerlendirilebileceğini ileri sürüyor. Ancak bunlar otomatik olarak menkul kıymet olarak sınıflandırılmamalıdır. Bu, bir işletmenin gelecekteki kazançları veya varlıklarıyla ilgili sözleşmeye dayalı bir iddia içermediği sürece geçerlidir. Coinbase, SEC'in kendi platformunda gerçekleşen işlemlerin yatırımcılara bu tür hak talepleri veya şirketlerde mali pay sağladığını kanıtlamadığını ileri sürüyor.

Ayrıca Coinbase'in başvurusu SEC'in pozisyonunun potansiyel sonuçlarının altını çiziyor. Bu, SEC'in yetkisinin önemli ölçüde genişletilmesini gerektirebilir. Bu, mevcut hukuki emsalde sağlam bir temele sahip değildir ve bu nedenle, çeşitli yazılım odaklı hizmetlerin potansiyel olarak menkul kıymet olarak tanımlanmasına neden olur.

SEC, kripto para birimi endüstrisindeki davalarında yasal zorluklarla karşılaştı. Özellikle, bazı önemli mahkeme kararları, SEC'in çoğu kripto para biriminin menkul kıymet olarak ele alınması gerektiği yönündeki tutumuna şüphe düşürdü. Bu durum “temel sorunlar doktrininin” uygulanabilirliğine ilişkin soruları gündeme getirdi. Bu, SEC'in sürekli gelişen kripto mevzuatı manzarasını denetleme konusundaki düzenleyici erişimini kısıtlayabilir.

Coinbase'den Yine Aynı Talep Geldi: SEC Davası Düşürülsün!

Sektörel 1 ay önce Banu Fırıncılar

ABD'nin en büyük kripto para borsası Coinbase, Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) tarafından ortaya atılan suçlamalara bir kez daha karşı çıktı. New York Bölge Mahkemesi'nde yaptığı son başvuruda Coin...

Coinbase

Coinbase'in SEC'e Karşı Mücadelesi!

Coinbase'in başvurusu yalnızca SEC'in düzenleyici duruşu değil, aynı zamanda kuvvetler ayrılığına ilişkin daha geniş endişeleri de vurgulamaktadır. Bu, özellikle açık düzenleyici yönergeler olmadan yaptırım eylemlerinin mevcut olduğu durumlarda geçerlidir. Coinbase, bir kurumun uygulama yetkilerini uygun düzenleyici süreçlere uymadan kullandığı ve Kongre'nin talimatlarına uygun hareket ettiğini iddia ettiği durumlarda bu tür endişelerin özellikle akut hale geldiğini öne sürüyor.

Bu, Coinbase'in SEC ile hukuki bir anlaşmazlık içinde bulduğu ilk sefer değil. Nisan ayında borsa, kripto para birimi endüstrisi için şeffaf ve kapsamlı kuralların oluşturulmasını sağlamak amacıyla düzenleyiciye karşı bir dava başlattı. Devam eden bu gerilimler, kripto para borsaları ile SEC arasındaki karmaşık ilişkinin altını çiziyor.

Coinbase ve SEC arasındaki hukuki mücadele ilerledikçe, kripto para birimlerinin dinamik ve yenilikçi dünyasındaki düzenleyici otoritenin kapsamı hakkında önemli sorular ortaya çıkıyor. Devam eden bu anlaşmazlık, sonuçta tüm sektör için daha fazla netliğe ve daha sağlam bir yasal çerçeveye yol açarak Amerika Birleşik Devletleri'ndeki kripto para birimi düzenlemesinin geleceğini önemli ölçüde etkileyebilir diyebiliriz.